savunmahavacılıkteknolojipolitikaanalizmevduatkriptosağlıkkoronavirüsenflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
32,2773
EURO
35,1264
ALTIN
2.468,30
BIST
10.319,96
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Ankara
Az Bulutlu
22°C
Ankara
22°C
Az Bulutlu
Cuma Az Bulutlu
25°C
Cumartesi Az Bulutlu
23°C
Pazar Az Bulutlu
24°C
Pazartesi Az Bulutlu
26°C

Osmanlı Enfeksiyonu – Büyük Devletler Nasıl Ölür

Osmanlı Enfeksiyonu – Büyük Devletler Nasıl Ölür

Osmanlı Enfeksiyonu – Büyük Devletler Nasıl Ölür

Beceriksiz liderlik, bölünmüş bir toplum ve istikrarsız bir ekonomi ile boğuşan bir zamanların güçlü ve asırlarca süren bir geçmişe sahip Osmanlı İmparatorluğu, 20. Yüzyılın başlarında Avrupa’nın hasta adamı olarak anılmaya başlanmış ve sonra da çökerek tarihin tozlu yaprakları arasında yerini almıştır.

Yazar: Lawrence Kadish, GATESTONE INSTITUTE INTERNATIONAL POLICY CONSUL, 01 Mayıs 2024

Çeviren: Ercan Caner, Sun Savunma Net, 02 Mayıs 2024

Solda Eugene Delacroix tarafından çizilen Sakız Adası Katliamı (1824), sağda ise Anton von Werner tarafından çizilen Berlin Kongresi (1881) resimleri. Kaynak: THE COLLECTOR

Beceriksiz liderlik, bölünmüş bir toplum ve istikrarsız bir ekonomi ile boğuşan, bir zamanların güçlü ve asırlarca süren bir geçmişe sahip Osmanlı İmparatorluğu, 20. Yüzyılın başlarında Avrupa’nın ‘‘HASTA ADAMI’’ olarak anılmaya başlanmış ve sonra da çökerek tarihin tozlu yaprakları arasında yerini almıştır.

Ey Amerika! Osmanlı İmparatorluğu’nun hazin sonunu örnek al! Ölümcül bir hastalığın gerektirdiği tedavi yöntemlerini düşün, unutma ki, hiçbir ülkenin Osmanlı enfeksiyonuna karşı bağışıklığı yoktur.

ABD bir an önce enerji bağımsızlığına geri dönmek zorundadır. ABD bugün, en son teknoloji sayesinde sadece ülkenin ihtiyaçlarını karşılamakla kalmayıp, müttefiklerine petrol ihraç etme yeteneğine de sahiptir. Enerji bağımsızlığına geri dönüş, enerji stoklarını Batı dünyasına karşı bir silah olarak kullanan Rusya ve İran’ın yerinin alınmasını sağlayacaktır.

ABD’nin petrol üretim musluklarını açması durumunda, fiyatların mevcut 83 dolar seviyesinin yarısına, yani 40-50 dolar seviyelerine ineceği tahmin edilmektedir. Bu fiyat, Rusya ve İran için bir ekonomik kalp durması ve Batı dünyasına karşı küresel saldırılarının durması demektir.

Texas eyaletinde bir petrol kuyusu, 27 Mart 2024. Fotoğraf: Brandon Bell/Getty Images

Enerji bağımsızlığının ardından ABD, güçlü bir ekonomik büyüme politikası uygulamalıdır. Hiçbir ülke vergi politikaları ile refaha ulaşamamıştır. Amerika’nın en güçlü silahları olan yaratıcı, dinamik ve açık ekonomik pazarın zincirleri kırılmalıdır.

Washington yönetimi, toplumun bütün kesimlerinin vergilerini düşürmeli ve büyümeyi engelleyen dağları yerle bir etmelidir. Güçlü bir büyüme yanlısı politika uygulanırken, düşük maliyetli kredi sağlanması da aynı derecede önemlidir.

Komünist Çin, bugün küresel liderlik için ABD’ye meydan okumakta ve savunmadan, yapay zekâya ve Wall Street’e kadar her alanda derin casusluk faaliyetleri yürütmektedir. Çin, ABD’yi teknolojik, askerî ve ekonomik olarak felce uğratmak ve yerini almak maksadıyla elinden gelenin en iyisini yapmaya devam edecektir.

Her ne kadar güçlü bir Amerika ordusu esas olsa da, Çin’in tehditlerine karşı koyabilmenin en büyük araçlarından bir tanesi üretim ekonomisine geri dönmektir. Ülke içi üretimin maliyet-etkin ve uygulanabilir olmadığı durumlarda, Hindistan gibi günümüzde ve gelecekte kendini ABD’nin karşısına çıkmaya adamamış ülkelerle işbirliği yapılabilir ve ortak hareket edilebilir. Öte yandan, ilaç ve bilgisayar yongaları gibi temel ihtiyaçların ülke içinde üretilmesine devam edilmelidir.

16. Yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu. Kaynak: Wikimedia Commons

Eğer Amerika egemen bir ulus olarak kalmak istiyor ise sınırlarını güvence altına almalıdır. Şu an Amerikan topraklarında, yarısı ülkeye 2021 yılından sonra giren 20 milyondan fazla yasadışı göçmen olduğu tahmin edilmektedir. Kentlerin sokaklarındaki mevcut durum, Beyaz Ev tarafından uygulanan, kontrolden çıkmış sınır politikalarının yarattığı ulusal güvenlik riski ve kargaşanın en güzel göstergesidir.

Devletler hastalanırlar. Bu hastalıkların taşıdığı ölümcül riski görmeyen ve gerekli tedaviyi reddedenler ise ölmeye mahkûmdurlar.

Osmanlı örneği hiçbir zaman akıldan çıkarılmamalıdır.

BU ALANA REKLAM VEREBİLİRSİNİZ
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.