savunmahavacılıkteknolojipolitikaanalizmevduatkriptosağlıkkoronavirüsenflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
34,9529
EURO
36,6047
ALTIN
3.020,00
BIST
10.058,63
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Ankara
Karla Karışık Yağmurlu
4°C
Ankara
4°C
Karla Karışık Yağmurlu
Cuma Açık
3°C
Cumartesi Hafif Yağmurlu
5°C
Pazar Karla Karışık Yağmurlu
3°C
Pazartesi Az Bulutlu
3°C

Trump’ın İran Nükleer Anlaşmasından Çekilmesi Havacılık Sektörüne Milyarlarca Dolarlık Zarar Verecek

Trump’ın İran Nükleer Anlaşmasından Çekilmesi Havacılık Sektörüne Milyarlarca Dolarlık Zarar Verecek

Trump’ın İran Nükleer Anlaşmasından Çekilmesi
Havacılık Sektörüne Milyarlarca Dolarlık Zarar Verecek

Ercan Caner, Sun Savunma Net, 10 Mayıs 2018

Birleşik Devletler Başkanı Donald Trump, 9 Mayıs 2018 tarihinde yaptığı açıklamada İran’ı terörist devlet olarak nitelendirerek İran Nükleer Anlaşmasından tek taraflı olarak çekildiğini ve yeniden yaptırım uygulamak niyetinde olduğunu ifade etmiştir.

Trump’ın bu kararı petrol ve doğal gaz sektörünün yanı sıra havacılık sektörünü de olumsuz yönde etkileyecektir. İran havacılık sektörü açısından bu karar, yaşlı uçak filosu ile hizmete devam etmek anlamına gelmektedir. Hatırlanacağı gibi 18 Şubat 2018 tarihinde meydana gelen kazada, İran’ın Aseman Havayollarına ait, yedi yıldır uçamaz durumda ve 25 yaşında olan ATR-72 modeli bir uçak, sis ve rüzgâr nedeniyle Dena Dağına çarpmış ve kazada 65 kişi yaşamını yitirmiştir.

2015 tarihli İran Nükleer Anlaşması sonrasında Birleşik Devletler Maliye Bakanlığı, Boeing ve Airbus şirketlerine 2016 yılında İran’a ticari uçak satış müsaadesi vermiştir. Aşağıdaki tabloda da görüldüğü gibi İran havayolu şirketleri tarafından,  Boeing, Airbus ve Leonardo şirketlerine sipariş verilen ticari uçak sayısı toplamı 232 adettir. Bu uçaklardan üç adedinin teslimi Airbus tarafından 2017 yılında gerçekleştirilmiştir. Üç havacılık şirketinin, siparişlerin yaptırımlar tarafından engellenmesi durumunda toplam kaybı yaklaşık olarak 39 milyar ABD doları olacaktır.

İran’ın üçüncü büyük havayolu şirketi olan Aseman Airlines şirketi yetkilileri, 2017 yılı Nisan ayında, 3 milyar ABD doları değerinde, 30 adet Boeing 737 MAX modeli uçak alımı için bir anlaşma metni (MOU-Memorandum of Agreement) imzalamışlardır. Anlaşma, Aseman Airlines şirketine, ilave 30 adet Boeing 737 MAX satın alma hakkı da vermektedir. Uçak teslimlerinin 2022 yılında başlaması planlanmıştır.

Boeing firması, İran’ın, 2015 yılında imzalanan nükleer anlaşma maddelerine uyduğuna yönelik Birleşik Devletler hükümetinden aldığı yetki kapsamında MOA görüşmelerini yürütmüştür. Boeing firması, Dış Varlıklar Kontrol Ofisinin bu alım satım işlemini onaylamasını beklemektedir. Boeing firması, İran havayolu şirketleri ile çalışma konusunda Birleşik Devletler hükümetinin açtığı yoldan ilerlemeyi sürdürmektedir ve İran havayolu şirketleri ile yapılan bütün sözleşmeler ABD hükümeti onayına tabidir.

Airbus Şirketi tarafından İran’a satılacak olan A-350 XWB modeli uçak. Foto: Wales Online

 

Airbus Şirketi açısından İran ile imzalanan anlaşma ise tarihi bir anlaşma niteliğindedir. Anlaşma kapsamında sadece 100 ticari uçak satılmayacak, bunun yanı sıra pilot, hava alanı işletme ve hava trafik kontrolör eğitimleri de verilecektir. Anlaşma kapsamında İran’ın envanterinde bulunan bütün uçakların modernizasyonu da yapılacaktır. Airbus Şirketinin Birleşik Devletler tarafından uygulanabilecek yeni yaptırımlardan etkilenmesinin nedeni uçaklarında %10 oranından daha fazla ABD teknolojisi içeren ürünlerin kullanılmasıdır.

Leonardo Şirketi de 20 adet ATR 72-600 modeli turboprop uçak satışını içeren anlaşmayı 2017 yılı Nisan ayında IranAir havayolu şirketi ile imzalamıştır. Anlaşma, ilave 20 adet uçağı da opsiyon olarak kapsamaktadır. Bu uçaklarda Pratt & Whitney Canada tarafından imal edilen motorlar kullanılmaktadır ve bu firma da Amerikan United Technologies şirketine aittir.

Bütün bu anlaşmaların İran halkı açısından büyük bir önemi daha vardır. 80 milyon İran vatandaşı, uzun yıllar sonra ilk kez yeni uçaklarla uçma imkânına kavuşmuş olacaktır. İran havayolu şirketlerine ait uçak filosu, dünyanın en yaşlı uçak filolarından bir tanesidir. Son yıllarda kaza kırımlar oldukça artmıştır.

İran havayolu şirketlerine ait bazı uçaklar Avrupa Birliğinin kara listesindedir. Avrupa kentlerine inmelerine izin verilen uçaklar da düzenli bir şekilde park yerlerinde kontrollere tabi tutulmaktadır. İran uçak filosunda bulunan en yaşlı hava aracı Airbus-B2 EP-IBS modeli bir yolcu uçağıdır. 38 yaşında olan uçak halen kullanımdadır.

Kral Deli Donald tarafından yapılan açıklamadan kısa bir sonra Birleşik Devletler Maliye Bakanlığı Airbus ve Boeing şirketleri tarafında İran ile yapılan anlaşmaların iptal edilebileceği açıklamasını yapmıştır.

Boeing Firması, Kral Deli Donald ve ABD Maliye Bakanlığının açıklamaları sonrasında bugüne kadar yaptıkları gibi kurallara uyacağını ifade etmiştir. Airbus firmasının tepkisi ise farklı olmuş ve yapılan açıklamaların dikkatle inceleneceği ve değerlendirileceği ifade edilmiştir. Bununla birlikte,  bütün Airbus ve ATR ticari yolcu uçaklarında %10 oranından fazla Amerikan teknolojisi kullanıldığından, Airbus ve Leonardo şirketlerinin de İran ile yaptıkları anlaşmaları sürdürebilecekleri pek olası görülmemektedir.

 

P5+1 (Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin beş daimi üyesi; ABD, Rusya Federasyonu, Çin Halk Cumhuriyeti, Fransa ve İngiltere + Almanya) ve İran temsilcisi İran nükleer görüşmeler öncesinde fotoğrafçılara poz verirken.
2 Nisan 2015. Swiss Federal Institutes of Technology,
Foto: Fabrice Coffrini, AFP / Getty Images

 

Başı porno yıldızı ve striptiz dans sanatçısı Fırtına Daniels ile olan cinsel ilişkisi ve başkanlık seçimlerine Rusya müdahalesi nedeniyle Amerikan yargısı ile dertte olan Kral Deli Donald, Suriye’de kimyasal silah kullanıldığı yalanının arkasına sığınarak, bu ülkeye müttefikleriyle birlikte saldırmıştır. Kral Deli Donald şimdi de başı yolsuzluk suçlamaları ile dertte olan İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu’nun, İran’ın nükleer silah imal ettiği palavralarının peşine takılarak dünya için sorun olmayı sürdürmektedir.

Kral Deli Donald’ın İran Nükleer anlaşmasında çekilmesi ve yaptırımları yeniden yürürlüğe koyma kararı Türk ekonomisi için de büyük kayıplar anlamına gelmektedir. Türk lirası, değeri petrol fiyat hareketlerine karşı hassas olan para birimlerinin başında gelmektedir. İran’dan en fazla petrol ve doğal gaz alımı yapan üçüncü ülke Türkiye’dir.

 

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.