savunmahavacılıkteknolojipolitikaanalizmevduatkriptosağlıkkoronavirüsenflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
32,3635
EURO
34,9543
ALTIN
2.325,43
BIST
9.079,97
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Ankara
Az Bulutlu
23°C
Ankara
23°C
Az Bulutlu
Cumartesi Parçalı Bulutlu
24°C
Pazar Açık
24°C
Pazartesi Az Bulutlu
26°C
Salı Az Bulutlu
21°C

Sanal Gerçek Camlı Araç

Sanal Gerçek Camlı Araç
A+
A-

Sanal Gerçek Camlı Araç

 

Yazar, Jen Judson, Defense News, Şubat 2016

Çeviren: Ercan Caner, Sun Savunma Net, 23 Kasım 2019

WASHINGTON — Honeywell, DARPA (1) için geleceğin kara araçlarında durumsal farkındalığı daha yüksek seviyeye çıkarmak maksadı ile artırılmış ve sanal gerçeklik teknolojilerinin kullanıldığı bir ön cam geliştirmektedir.

Honeywell İleri Teknolojiler Müdürü Doug Harris, Defense News dergisine yaptığı açıklamada, DARPA’nın ‘Ground X-Vehicle Technologies’ programı kapsamında Honeywell’in, düşük çözünürlüklü görüntüleri daha hassas görüş sağlayan iki parça görüntü ile birleştirerek içeriksel farkındalık sağlayan bir araç ön camının test aşamasında olduğunu ifade etmiştir.

Honeywell kendi geliştirdiği Göze Yakın Görüntü Sistemi (NTE: Near-to-Eye) (2) ve çeşitli askeri ve Boeing 777 gibi ticari havayolu uçaklarının uçuş bölmeleri için tasarladığı görüntü teknolojilerini DARPA’nın araç programında kullanmaktadır. Honeywell, potansiyel olarak kullanıcının zor arazi şartlarında en uygun rotayı takip edebilmesini sağlayan, kızıl ötesi ve arazi sınıflandırma görüntülerini yorumlayabilen, dost ve düşman unsurları ayırt edebilen geniş açılı ve yüksek çözünürlüklü bir dış ortam görüntüsü tasarlamıştır.

Bir bütün olarak DARPA programı, gelecek nesil askeri araçlarda kullanılmak üzere hayatta kalabilme, çeviklik ve hareketlilik paradigmalarını değiştirmek için yeni teknolojileri araştırmaktadır. Günümüzde araç tasarımlarında hızlı ve çevik, aynı zamanda eşit oranda korumalı araç üretiminde sorunlar vardır. Aracın koruma seviyesini artırma ağırlık eklenmesine ve hızın düşmesine neden olmaktadır.

DARPA hayatta kalabilme, çeviklik ve hareketlilik özelliklerini geliştirmek için yeni teknolojileri araştırıyor. (Foto: Honeywell)

DARPA araç sürücülerine ve mürettebata çok daha iyi bir durumsal farkındalık sağlanmasını talep etmektedir ve Honeywell’in olaya dâhil olduğu kısım da burasıdır.

Harris’in açıklamalarına göre; projede Honeywell’in çözmesi gereken birçok zorluklar bulunmaktadır. Çok yüksek çözünürlüklü görüntüleri bir cam üzerine yerleştirmek ve bütün verileri işleyebilmek oldukça zor bir problemdir ve hesaplama işin içine girdiğinde güç gereksinimi ortaya çıkmaktadır, bu da daha ağır bir araç anlamına gelmektedir.

Harris’in açıklamalarına göre Honeywell aynı zamanda dış ortam görüntüsünü sağlayabilecek kamera ve sensör teknolojilerini de araştırmaktadır. Firma, maliyeti azaltmak maksadı ile araç üzerinde kullanılan kameraların sayısını minimuma indirmek için çaba göstermektedir.

Firma çözüme ulaşmak maksadı ile bir diğer DARPA programı olan Sandblaster Projesinden (3) alınan bazı dersleri kullanmaktadır. Sandblaster programı döner kanatlı hava aracı pilotlarının özellikle tozlu araziye inişler esnasında karşı karşıya kaldıkları görüş problemine çözüm bulmayı hedefleyen bir projedir.

Honeywell aynı zamanda bilginin nasıl daha hızlı işlenebileceği üzerinde de çalışmaktadır. Daha fazla işlemci gücü için bir sunucu eklemek en kolay çözümdür fakat bu yöntem aracın ağırlığını artırdığından asla bir çözüm alternatifi değildir.

Öte yandan insan faktörleri üzerine odaklanmak da önemlidir. Harris, DARPA’ya sundukları çözüm önerisinde en kuvvetli oldukları tarafın projeye dâhil ettikleri insan faktörleri içeriği olduğunu ifade etmektedir. Alanında uzmanlaşmış bir insan faktörleri ekibine sahip olduklarını ifade eden Harris, DARPA’dan aldıkları geri beslemelerde kendilerinin program için seçilmesinde bu yönlerinin katkıda bulunduğunu öğrendiklerini açıklamaktadır.

Honeywell, düşük görüş şartlarında dahi araç içerisinde giyildiğinde, dışarı ortamla ilgili 360 derecelik durumsal farkındalık sağlayacak olan sistemlerin geliştirilmesi için çaba gösteren tek firma değildir. BAE Systems firması da kaska monteli ve tek göz zırh ötesi görüş imkânı sağlayan bir görüntü sistemi kabiliyetine sahiptir. Firma, Eurofighter Typhoon Projesinde kullandığı gelişmiş savaş uçağı teknolojisinden, tek göze görüş sağlayan ve dokunmatik bir ekranı olan ‘Battlefield 360’ sistemini geliştirmek için yararlanmıştır. Sistem, araç üzerine yerleştirilen kameralar tarafından sağlanan görsel ve kızıl ötesi video görüntüleri ile uygun sembolojileri, durumsal farkındalığı artırmak maksadıyla kullanıcıların istifadesine sunmaktadır.

BAE Firması Tarafından Geliştirilen Battlefield 360 Sistemi (Foto: Jen Judson)

Washington – BAE Systems Birleşik Devletlere ilk kez olarak askerlere kaska monteli bir monokül görüş sistemi ile zırhlı araçların içerisinden dış ortamı görebilme imkân ve kabiliyetini kazandırmıştır.

Eurocopter Typhoon programında kullandığı gelişmiş savaş uçağı teknolojisinden faydalanan firma, monokül bir gözlük ve dokunmatik ekran içeren Battlefield 360 sistemini geliştirmiştir. Sistem, araç üzerine yerleştirilen kameralar tarafından sağlanan görsel ve kızıl ötesi video görüntüleri ve uygun sembolojileri durumsal farkındalığı artırmak maksadı ile kullanıcıların istifadesine sunmaktadır.

Komutanlar, dokunmatik ekranlı görüntü sisteminden sağlanan verileri süratle değerlendirerek hedef belirlemenin yanı sıra diğer kararları da verebileceklerdir. Komutan ayrıca silahçı gibi diğer mürettebatın görüntüsünü de görebilecektir.

Firma yetkililerine göre; sayısal haritalama sistemi, ilgi sahasındaki obje özelliklerinin iki veya üç boyutlu olarak toplanması, gösterilmesi ve izlenmesini sağlamaktadır.

Battlefield 360 durumsal farkındalık sistemi mevcut birçok araca, işletme sistemine ve telsizlere kolaylıkla uyarlanabilir özelliktedir – Jen Judson, 14 Ekim 2015.

Sistem, bilgilerin araca geri gönderilmesi maksadı ile indirilmiş yaya unsurlar tarafından da kullanılacaktır. Kullanımı çok kolay olan durumsal farkındalık sistemi araç mürettebatına, gerçek zamanlı olarak etraflarındaki arazinin 360 derece görüntüsünü; karar vermeyi kolaylaştırmak, dost-düşman ayırımını yapabilmek, diğer araçlar ile muhabere ve onlara talimatlar vermeyi kolaylaştırmak ve daha emniyetli rota planlamasına imkân sağlamak üzere sunmaktadır.

Honeywell tarafından geliştirilen Göze Yakın Görüntü Sistemi Harris’e göre kullanıcıya büyük avantajlar sağlamakta ve yol tutması gibi rahatsızlıklara neden olmamaktadır.

Harris, firmanın çok özel ve benzersiz bir çözüm olarak değerlendirdiği, Vestibülo Oküler Refleks (VOR) (4) olarak tanımlanan, gözlerin başın hareket ettiği durumlarda dahi objeler üzerine odaklanmasını sağlayan bir çözüm üzerinde araştırma ve geliştirme faaliyetlerini sürdürdüğünü ifade etmektedir.

Artırılmış ve sanal gerçeklik teknolojisi geleceğin araçlarında dış ortamı görebilmek için bir cama ihtiyaç olup olmayacağını da sorgulamakta ve Honeywell her iki olasılık üzerinde de araştırma ve gelişmelerini sürdürmektedir.

Harris konu ile ilgili farklı fikirlerin olduğunu ifade etmektedir. Harris’e göre: NASA’nın 1950’li yılların sonlarına doğru başlatılan Project Mercury (5) adlı uzay programı esnasında Mercury Kapsülü ilk olarak tasarlandığında dış ortamın çıplak gözle görünmesini sağlayan bir pencere koyulmamış ve astronotlar bu duruma şiddetle karşı çıkmışlardır.

‘Kullanıcının dış ortamı görebilmek için bir pencere koyulmasının zorunlu olduğunu düşünen bir ekol bulunmakta, fakat böyle düşünenlerin aksine çok daha sağlam malzemeler kullanarak kullanıcıya, cama oranla çok daha fazla koruma sağlanması gerektiğine inananlar da bulunmaktadır’ şeklinde sözlerine devam eden Harris her iki alternatif üzerinde de çalışmaların sürdüğünü belirtmektedir.

Harris, Honeywell’in 1,4 milyon ABD doları aldığı programın ilk safhasının 30 Haziran 2016 tarihinde sona ereceğini, geliştirilen teknolojik çözümün DARPA ve Silahlı Kuvvetlere sunulacağını belirtmektedir. DARPA, projenin ikinci safhasının devamı ve Honeywell’e teknolojiyi daha da geliştirmesi için gerekli fonun sağlanıp sağlanmayacağı yönünde kararını verecektir. Harris ayrıca, ikinci safhanın, Arizona Yuma Proving Ground’da bir test aracının kullanılacağı tam bir gösteriyi içerebileceğini de belirtmektedir.

Dipnotlar

  1. DARPA: Defense Advanced Research Projects Agency. Savunma İleri Araştırma Projeleri Ajansı- ordu tarafından kullanılmak üzere, yeni teknolojiler üretmekten sorumlu ABD Savunma Bakanlığı‘na bağlı bir ajanstır. Soğuk savaş döneminde Rusya’nın Sputnik füzesini uzaya göndermesinin ardından 1958’de ARPA adıyla kurulmuştur.
  2. NTE Görüntü Sistemi: Görüntüyü tek veya iki gözün önüne getirmek maksadı ile vizör, helmet veya bir başlık olarak kullanan sistemdir. Tipik olarak bir NTE, çevre üzerine bindirilen ilave sembollerin görülebilmesi için LCD, LCos veya OLED gibi yarı saydam bir görüntü sistemidir. Örneğin bir NTE görüntü sistemi aracın dışındaki ortamın üç boyutlu görüntüsünü sağlayarak sis gibi düşük görüş şartlarında dahi sürücüye yardımcı olur.
  3. Helikopter özellikle tozlu bölgelere inişte ana rotor pallerinin downwash etkisi ile pilotun görüş kabiliyeti kaybolur. Tozlu iniş yerlerine yapılan inişlerde vertigoyu azaltmak ve pilota sentetik bir görüş imkânı sağlamak maksadı ile DARPA tarafından Sikorsky Firmasına Mart 2007 tarihinde verilen projedir.
  4. VOR – Vestibülo oküler refleks: Başın hareketlerine karşı gözün belirli bir noktaya bakışını sabitleyen reflekstir. İç kulaktaki yarı dairesel kanallar başın hareketlerini algılayarak beynin okülomotor merkezine göz kaslarını harekete geçiren bir sinyal gönderirler. Bu sinyal göz kaslarının, başın sağa hareketinde gözlerin aynı oranda sola doğru hareket etmesini sağlayarak gözü aksi yönde hareket ettiren ve bakışın belli nokta üzerinde sabitlenmesini sağlar.
  5. 1958 yılında başlayan ve 1963 yılında sona eren ABD’nin ilk insanlı uzay programıdır. 1961-1963 yılları arasında altı adet insanlı uçuş icra edilen programın hedefleri insanlı bir uzay aracını dünya yörüngesine yerleştirmek, insanın uzaydaki fonksiyonlarını incelemek ve insan ve uzay hava aracını emniyetli olarak geri döndürmektir.
BU ALANA REKLAM VEREBİLİRSİNİZ
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.