savunmahavacılıkteknolojipolitikaanalizmevduatkriptosağlıkkoronavirüsenflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
32,3455
EURO
35,1151
ALTIN
2.310,52
BIST
9.079,97
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Ankara
Az Bulutlu
21°C
Ankara
21°C
Az Bulutlu
Cuma Parçalı Bulutlu
23°C
Cumartesi Açık
24°C
Pazar Açık
24°C
Pazartesi Az Bulutlu
25°C

Artık yenilmez değil. Ve bunu o da biliyor…

CHP İstanbul İl Başkan Yardımcısı İlayda Koçoğlu AKP lideri hakkında; ‘‘Erdoğan deli değil, o akıllı biri’’ ifadelerini kullanıyor.

Artık yenilmez değil. Ve bunu o da biliyor…
A+
A-

Artık yenilmez değil.
Ve bunu o da biliyor…


Erdoğan’ın, bugüne kadar en büyük desteği aldığı İstanbul’da kaybetmesi Türkiye’de siyasi bir depreme neden oldu.

Yazar: Carlotta Gall, The New York Times, 01 Nisan 2019

Çeviren: Levent Kağan, Sun Savunma Net, 3 Aralık 2019

İSTANBUL — Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yıllar boyunca adım adım hiç kimsenin kendisine meydan okumamasını sağlama almak için çabaladı. Rakiplerini ötekileştirdi. Ordu, emniyet güçleri ve yargıyı tasfiye etti. Basını sindirdi. Anayasada güçlerini pekiştirdi. Ve Türklere parlak bir ekonomik gelecek vaat etti.

Bu nedenle, Pazar günü yapılan belediye başkanlığı seçimlerinin sonucu, Bay Erdoğan’ın partisinin sadece siyasi bir merkez olan Ankara’da yanı sıra belki de ülkenin ekonomik merkezi, siyasi yaşama adım attığı kent ve uzun zamandır kendisine olan desteğin merkezi olan İstanbul’da da kontrolü kaybetmiş olması çok büyük bir sürpriz oldu.

Sonuçlar kesin olmasa da bir NATO müttefiki ve bölgedeki istikrarın kritik kilit noktası olan Türkiye’yi, aslında rakipsiz olarak yaklaşık 20 yıldır yöneten Bay Erdoğan’ı sarsacak en önemli siyasi deprem oldu.

Bu sefer farklı olan, hızla büyük bir felakete doğru gitmekte olan ekonomi ve oldukça disiplinli hareket eden bir muhalefetti.

Muhalefet çok disiplinli bir şekilde örgütlenerek, oyların Bay Erdoğan’ın iktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) üyeleri tarafından yapılabilecek olası tahrifatlara karşı korunması maksadıyla, oy birleştirme tutanaklarını ayrıntılı bir şekilde inceleyen sandık gözlemcileri görevlendirmekle kalmayıp, mühürlü oy çuvalları üzerinde de uyudular.

Oy çuvallarının üzerinde bizzat kendisi de yatan muhalefetteki Cumhuriyet Halk Partisinin (CHP) 28 yaşındaki İstanbul İl Başkan Yardımcısı İlayda Koçoğlu yaptığı açıklamada; ‘‘Seçimlerde hile yapamadıklarını düşünüyoruz. Bizim bu kadar organize ve kararlı olacağımızı beklemiyorlardı’’ ifadelerini kullanmıştır.

Bu seçim sonuçları, cumhurbaşkanı olarak daha dört yıl görev süresi olan Bay Erdoğan’ın, laiklik karşısında İslami dini değerleri yüceltme, Rusya ile yakın bağlar kurma ve NATO ile soğuk ilişkileri sürdürme gibi davranışlarını değiştireceği anlamına gelmemektedir. Fakat bu seçim Bay Erdoğan’ın zayıfladığını göstermiştir.

Avrupa Dış İlişkiler Konseyi (ECFR – European Council on Foreign Relations) üyesi deneyimli gazeteci Aslı Aydıntaşbaş seçim sonuçları ile ilgili olarak; ‘‘Onun için bir felaket. Artık yenilmez olmadığını biliyoruz’’ ifadelerini kullanmıştır.

Bay Erdoğan’ın, sorunların kaynağının kendisi olmadığı yönündeki vaazlarına rağmen Bay Erdoğan iktidarında yıllarca hızla genişleyen Türkiye’nin zayıflayan ekonomisi seçmenlerin kaygılarının başında gelmiştir. Ülke, Mart ayında ekonomik durgunluğa girmiştir. İşsizlik oranı %10’u aşmış ve gençler arasında %30 oranına kadar yükselmiştir. Türk lirası 2018 yılında %28 oranında değer kaybetmiştir ve zayıflamaya devam etmektedir. Enflasyon oranı ise %20 seviyesine ulaşmıştır.

CHP İstanbul İl Başkan Yardımcısı İlayda Koçoğlu, Pazar gecesi sandıkların kapanmasından sadece bir saat sonra, kendisi ve arkadaşlarının Bay Erdoğan’ın iktidara gelişinden beri Türkiye’de yaşanan en büyük değişime tanıklık ettiklerini anladıklarını dile getirmektedir. İstanbul kentinin en uzak alanlarında dahi seçim sonuçları, Bay Erdoğan’ın belediye başkan adayı için yenilgiyi göstermiştir.

Pazar gecesi itibarıyla Yüksek Seçim Kurulu (YSK) sonuçları hâlâ tam olarak açıklanmamış ve Bay Erdoğan’ın partisi İstanbul’da yenilgiyi kabul etmemiş durumdadır. Fakat %99’u sayılan oy sayım sonuçları muhalefet partisinin adayı Ekrem İmamoğlu’nun önde olduğunu göstermektedir.

Gece geç saatlerde İstanbul’da verdiği bir basın bildirisinde Bay İmamoğlu, zaferini teyit etmek için AKP’den ziyade Türkiye’nin kurumlarına güvendiğini ifade etmiştir. ‘‘Bunu partiden beklemiyorum’’ diyen İmamoğlu ‘‘AKP uzun yıllar benim zaferimi kabul etmeyecektir’’ ifadelerini kullanmıştır.

Türkiye’nin en önemli iki kentini muhalefet partili adayların kazanması Cumhuriyet Halk Partisine, çöplerin toplanmasından kitle ulaşım araçlarına kadar çok büyük bir yelpazedeki belediyecilik hizmetlerinde, kentleri nasıl etkin bir şekilde yöneteceğini göstermesi açısından çok büyük fırsatlar sunmaktadır. Ve Bay İmamoğlu da devasa İstanbul kentinin belediye başkanı olarak, iktidar partisi dönemindeki yolsuzlukların kanıtlarını açıklaması durumunda AKP için yeni problemler yaratabilecek hesap defterlerini inceleyeceği sözünü vermiştir.

Uzun bir zamandır organizasyon eksikliği nedeniyle eleştirilen Cumhuriyet Halk Partisi bu sefer seçimlere çok iyi bir hazırlıkla katılmıştır. Eski bir kenar ilçe belediye başkanı olan 49 yaşındaki Bay İmamoğlu, İstanbul’daki bütün oy sandıklarını takip edebilmek maksadıyla binlerce gönüllüyü seferber etmiş ve sayım sonuçlarını özel olarak tasarlanmış bir uygulama ile kaydederek partisine kendi bağımsız oy sayım çetelesini tutma imkân ve kabiliyeti sağlamıştır.

CHP İstanbul İl Başkan Yardımcısı İlayda Koçoğlu yaptığı bir açıklamada;  ‘‘Kendi rakamlarımızı onlarınkiler ile karşılaştırabildik’’ ifadelerini kullanmıştır.

Pazar gecesi seçimlerin kaderini belirleyen an, Bay Erdoğan’ın ilk konuşmasını yaptığı ve belediye başkanlığı seçimlerinde AKP’nin genel zaferini iddia ettiği saat 21.00’de gelmiştir. Seçim komisyonu, tıpkı yarı resmi bir statüde olan ve seçim gecelerinde, seçim sonuçlarının açıklanmasında hükümet tarafından kayırılan Anadolu haber ajansının yaptığı gibi derhal İstanbul için oy sayım sonuçlarını bildirmeyi durdurmuştur.

Birleşik Devletler Alman Marshall Fonu araştırma kurumunun Ankara direktörü Özgür Ünlühisarcıklı yaptığı açıklamada; cumhurbaşkanı seçim takip bürosunun oylamanın nereye doğru gittiğini gördüğünü ve oy sayım işini durdurduğunu dile getirmiştir. Bay Ünlühisarcıklı açıklamalarını; ‘‘Ne yapabileceklerini düşünmek için oy sayımını durdurdular. Bir çeşit müdahale tartışması dahi oldu’’ şeklinde sürdürmüştür.

CHP İstanbul İl Başkan Yardımcısı İlayda Koçoğlu duygu ve düşüncelerini; ‘‘Çok korktuk’’ ifadesi ile özetliyor. Bayan Koçoğlu,  geçmişte Yüksek Seçim Komisyonun sayım sonuçlarını yayınlamayı durdurduğu ve sonrasında da iktidardaki parti lehine olasılık dışı ve beklenmeyen artışlarla yeniden yayınladığı birkaç seçimi hatırlıyor.

Muhalefet partilerini destekleyenler bunun bir önceki Ankara belediye başkanlığı seçimi ve 2017 yılında Bay Erdoğan’a daha fazla yetkiler veren anayasa referandumu ve hatta Haziran ayında yapılan cumhurbaşkanlığı seçimi oy sayımları esnasında yaşandığını ifade etmektedirler.

CHP’nin 2018 yılında yapılan cumhurbaşkanlığı seçimi oy sayımında kendi çizelgelerini oluşturma gayretleri, partinin bilgisayar sistemi oy sayım sürecinin yarısında çökünce başarısız olmuş ve sonrasında partinin adayı Bay Muharrem İnce yenilgiyi kabul etmiştir.

Fakat bu sefer her şey farklıdır. Bay Erdoğan’ın adayı eski başbakan Binali Yıldırım İstanbul’u kazandığını ilan edince Bay İmamoğlu derhal bir basın toplantısı düzenlemiş ve yarışta önde gittiğini ve elinde bunu kanıtlayacak kayıtlar olduğunu açıklamıştır. Bay İmamoğlu seçim gecesinde tam 10 kez halkın önüne çıkarak önde gittiği açıklamasını yinelemiştir.

Birçok eleştirmenin imparatorluk cumhurbaşkanlığı olarak adlandırdığı Türkiye’nin yeni sisteminden Bay Erdoğan sorumludur. Başarısız 2016 askeri darbe girişimi sonrasında ağır bir baskı ve tasfiye uygulamış, darbeyle ilgili olarak uzun süreli rakibi Birleşik Devletler’de sürgünde yaşayan imam Fethullah Gülen’i suçlamıştır. Bay Erdoğan yönetiminde Türkiye, gazetecileri hapse atan ülkeler arasında da ön sıralarda yerini almıştır.

Fakat Bay Erdoğan’ın Türk lideri olarak nüfuzu aynı zamanda onun kesin politik yeteneklerine ve ana muhalefet partisinin iyi adaylar çıkaramaması ve kendisine duyulan ilgiyi genişletememesine de bağlanmaktadır. CHP destekçileri liderlerinin seçimleri neden Bay Erdoğan’a kaptırdığını çok sık bir şekilde sorgulamaktadır.

Muhalefetin kararlılığının yanı sıra bütün toplumdan ve hatta Erdoğan’ın kendi Adalet ve Kalkınma Partisinden gelen desteğin dahi son seçimde azaldığı görülmektedir.

Bay Ünlühisarcıklı, Twitter ve diğer sosyal medya hesaplarında kuvvetli halk desteğini tanımlarken; ‘‘Muhalefet kararlı duruşunu muhafaza etti ve  halkın her şeyi kavradığına yönelik işaretler vardı’’ ifadelerini kullanmıştır.

O gece saat 23.00 sularında Ankara’da halkın karşısına çıkan Bay Erdoğan en az bir kenti muhalefete kaptırdığını kabullenmiş göründü, bu onun açısından çok büyük bir yenilgiydi.

Sonra Bay Erdoğan’ın parti genel merkezinden bazıları AKP bilgisayar monitörlerinde muhalefet partisi adayının İstanbul’da yarışı önde götürdüğünü gösteren ekran görüntülerini yayınladılar. Avrupa Dış İlişkiler Konseyi (ECFR – European Council on Foreign Relations) üyesi deneyimli gazeteci Aslı Aydıntaşbaş’a göre; Bay Erdoğan’ın kendi taraftarları açık bir şekilde dışarıya bilgi sızdırıyorlardı.

Bay Erdoğan, etrafını saran küçük bir yardımcı ve bakan topluluğu ile devasa sarayında yıllar geçtikçe giderek toplumdan uzaklaşmıştı. Yine de, kendi seçim sonuçlarını korumak maksadıyla İstanbul oy sayımının gerçek sonuçlarının Pazartesi sabahı açıklanması kararını onun verdiği konusunda siyasi analizcilerin hiç şüpheleri yok.

 CHP İstanbul İl Başkan Yardımcısı İlayda Koçoğlu AKP lideri hakkında; ‘‘Erdoğan deli değil, o akıllı biri’’ ifadelerini kullanıyor.

Bayan Aydıntaşbaş ise yaptığı değerlendirmede; meşruluğunu daima seçim sandıklarına dayandıran Bay Erdoğan’ın seçim sonuçlarını değiştirmenin mümkün olamayacağını gördüğünü dile getirmekte ve ‘‘Yapılabilecek bir şey yoktu. Meşruluğu kaybetmeden bunu yapacak bir yöntem bulamadılar’’ demektedir.

Bazıları da seçim sonuçları konusunda bir hırlaşma veya uzun süreli bir tartışma olması durumunda Bay Erdoğan’ın bu durumun ekonomiye olumsuz etkilerinin farkında olduğunu ileri sürmektedir. Türk lirası, geçen yaz olduğu gibi sert bir düşüş yaşayabilir ve bunun da iş dünyası ve yaşam koşullarına geniş kapsamlı olumsuz etkileri olabilirdi.

Birleşik Devletler Alman Marshall Fonu araştırma kurumunun Ankara direktörü Özgür Ünlühisarcıklı, Bay Erdoğan’ın seçim sonucunu kabul ederek, ona son 17 yılda meşruiyetini veren Türk seçim sisteminin itibarını koruduğunu ve tek bir seçimle Erdoğan’ın geçmişteki seçimler hakkındaki şüpheleri ortadan kaldırdığını ifade etmektedir.

Sık bir şekilde aşk ve tutkuyla bahsettiği İstanbul’da Bay Erdoğan ve partisinden uzaklaşma, farklılıklarına rağmen seçmenleri akıllıca oy kullanmaları yönünde ikna eden muhalefet ittifakının beklenmeyen bir başarısıdır. Bay Erdoğan’ın kariyerini yakın bir şekilde takip eden Bayan Aydıntaşbaş’a göre; azınlıktaki Kürtler ve Bay Erdoğan’ı eleştiren ve ondan uzaklaşan mutsuz muhafazakâr kesimin oyları kritik bir rol oynamıştır.

CHP İstanbul İl Başkan Yardımcısı İlayda Koçoğlu, önümüzdeki dört yılda başka seçim olmaması nedeniyle bu seçimin muhalefet açısından çok kritik bir zafer olduğunu dile getirmektedir.

Bayan Koçoğlu düşüncelerini; ‘‘Hâlâ inanamıyorum. AKP iktidara geldiğinde ortaokuldaydım. Bugüne kadar hiç seçim zaferi görmemiştim’’ sözleriyle dile getirmiştir.

Çevirenin Notları: The New York Times gazetesinde Carlotta Gall tarafından kaleme alınan yazı aslına sadık kalınarak çevrilmiştir. Yazının çevrilerek paylaşılması Sun Savunma Net sitesi ve çevirenin yazıda ifade edilen ve ileri sürülen görüşleri ve iddiaları paylaştığı anlamına gelmemektedir.

 

 

A Political Quake in Turkey as Erdogan’s Party Loses in His Home Base of Support

ISTANBUL – Step by step over the years, President Recep Tayyip Erdogan of Turkey sought to ensure nobody could challenge him. He marginalized adversaries. He purged the army, the police and the courts. He cowed the press. He strengthened his powers in the Constitution. And he promised Turks a bright economic future.

BU ALANA REKLAM VEREBİLİRSİNİZ
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.